UNESCO "Yaşayan İnsan Hazinesi" Ödülü

 
UNESCO "Yaşayan İnsan Hazinesi" Ödülü

2003 yılında Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) somut olmayan kültürel mirasın korunmasına ilişkin sözleşmeyi kabul etti. Türkiye bu sözleşmeye 27 Mart 2006 tarihinde taraf olmuştur. Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın Araştırma ve Eğitim Genel Müdürlüğü ile Müdürlük bünyesinde yürütme birimi olarak kurduğu "Belirsiz Türk Kültür Varlıkları Dairesi Başkanlığı" belirlenmiştir. UNESCO Yaşayan İnsan Hazineleri Programı, toplulukların ve bireylerin katılımına dayalı etkinlikler düzenleyerek somut olmayan kültürel mirasın gelecek nesillere aktarılmasına katkıda bulunmanın yollarını, araçlarını ve araçlarını tanımlar. Somut olmayan kültürel miras, "toplulukların, grupların ve bazı durumlarda bireylerin kültürel miraslarının bir parçası olarak tanımladıkları uygulamalar, temsiller, anlatılar, bilgi, beceri ve araçlar, materyaller ve kültürel alanlar" olarak tanımlanmaktadır. Bu mirasın alanları arasında "El Sanatları Geleneği" de yer almaktadır. T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın Yaşayan İnsan Hazinesi beyanında belirtilen kriterleri yerine getirmesi gerekiyor. Bu kriterler arasında en az 10 yıl ustalık icra etmek, sanatı usta-çırak ilişkisiyle öğrenmek, bilgi ve beceriyi uygulamada üstün olmak, nadir bilgi ve beceriye sahip olmak yer alıyor. Bakanlık kuruluşları, kurullar, komisyonlar ve folklor araştırmacıları tarafından çok titiz bir araştırma ve inceleme süreciyle yürütülen Yaşayan İnsan Hazineleri önerileri, Kültür ve Turizm Bakanı'nın onayına sunuluyor. Alındığının Teyidi Yaşayan İnsan Hazineleri, Türkiye Ulusal Envanteri'ne girişinin kesinleşmesinin ardından ödül töreniyle tüm kamuoyuna duyurulur.

Nafi Güral Mehmet Gürsoy

 

Türk Çini Sanatının çağımızdaki en önemli temsilcilerinden biri olan Gürsoy, İznik Çinisine gönül verirken "İznik çinisinin yeniden keşfedilmesinde" rol oynamayı amaçlıyor. UNESCO, kaybolan renkler ve teknikler üzerine yaptığı araştırmalar, geleneksel kompozisyonlara getirdiği yorum ve dinginliği, uyumu, dengeyi ve zarafeti yansıtması nedeniyle 2009 yılında Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi'nde Gürsoy'un miras taşıyıcısını ilan etti. Türk çini sanatı. Gürsoy, ödülle ilgili şunları söylüyor: "UNESCO'nun Yaşayan İnsan Hazinesi ödülü son derece anlamlı ve bizlere büyük görevler düşüyor. Mutluluğumu kelimelerle anlatamam, çok heyecanlıyım ve gurur duyuyorum. Bu mirası taşırken çok dikkatli olmam gerekiyor. Geleceğe taviz vermemeliyiz, hakkımızı vermeliyiz.Bu ödül bize zaten hakkımızı hakettiğimizi gösterdi.Gürsoy bu ödülü "sanat hayatının en güzel olayı" olarak nitelendiriyor ve birçok uluslararası Ödül ve plaketlerle bu ödülün ayrıcalığını ve önemini her fırsatta dile getirerek, bu ödülle birlikte oğlu Göktuğ Gürsoy'a da "el" verdiğini ortaya koyuyor.

Göktuğ Gürsoy Tolga Gürsoy